9 Aralık 2017 Cumartesi

Rızık için üzülme! Takdir edilen [ezelde ayrılmış olan] rızık seni bulur.

Bir hadis-i kudsi de şöyledir:
''Seni kendim için yarattım, başka şeyle oyalanma! Kefil olduğum rızık için endişelenme!''

Ganyan bayiilerinin (at yarışı) önünden geçerken içerde bir kişi bile görsek içimiz yanıyor,
Şans oyunları oynanan yerlerin önünden geçerken oynayan bir kişi bile görsek yüreğimiz yanıyor,
Piyango bayilerinin önünden geçerken bilet alan birine rastlarsak onun adına üzülüp hidayeti için dualarla Mevlaya yakarıyoruz,
Ve peygamberimizin şu sözü aklımıza geliyor bilmiyorlar bilselerdi yapmazlardı Allah'ım.
- Harama yönelmen rızkını artırmaz tam tersine azaltır,
- Harama yönelmen sana kazandırmaz tam tersine kaybettirir,
Rızkın senindir harama yöneldin diye kazanmadın o zaten senindi helalinden istesen helalinden eline geçecekti haramdan istediğin için haram yollarla ulaştı eline.Rızkın Haramla eline ulaştı bereketsizleşti ve sana faydası olmadı oysa ki helalinden eline ulaşsaydı bereketli ve bir de şükür le karşılasaydın kat kat artardı kazancın bol ve berekli olurdu.
Unutma aradaki fark helal ve haram dairesinden seçimini yapman rızkın senindir harammı helalmi kararını vermen haram da azalır ve sonu hüsran,helal ve şükür de artar çoğalır ve sonu mutluluk KARAR SENİN...
Ayete dikkat edelim; İbrahim Suresi, 7. ayet: "Rabbiniz şöyle buyurmuştu: "Andolsun, eğer şükrederseniz gerçekten size artırırım ve andolsun, eğer nankörlük ederseniz, şüphesiz, Benim azabım pek şiddetlidir."
Bir âyet-i kerime meali:
(Beni unutursanız [maddi ve manevi] rızklarınızı kısarım.) [Taha 124]
Helal yersen uzuvların,organların seni helale,Haram kazandın ve haram lokma yedin vücudun yani uzuvlarını harama bulaştırdın o ayaklar seni harama götürür,o dil haram konuşur,o gözler harama bakar, o eller harama uzanır,o kulaklar haram dinler yani haram seni harama götürür farkına bile varamazsın geçen yılların ömrünün bereketi gider,
Haram yedirdin ailene çocuğun asi olur,harama düşkün olur başına bela olur,eşin geçimsiz olur,yuvanın huzuru,evinin bereketi,mutluluğun yalan olur.
Zamanı gelince bela ve musibetler,hastalıklar,fakirlik yani Rabbimizin azabı ve gazabına mahruz kalırsın ama bilki kendi elinle biriktirdiklerindir bunlar ne ekersen onu biçersin günahlarının temizlenmesi demek ki bu artık böyle bir durumla karşılaşırsan sabretmelisin ve sevinmelisin ve bilmelisin ki müslüman yeryüzün de günahsız gezene kadar başından bela musibet eksik olmaz.
Unutmayalım; Nitekim bir âyet-i kerimede şöyle buyurulmaktadır:
“Ey iman edenler, şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzuk durun ki kurtuluşa eresiniz.”3
Mevlâ'nın "Rızık Veren"
"Er'REZZAK"
Sıfatına "iSYAN ETMEYELİM"

Unutmayalım;Allahü teâlâ rızka kefildir, ama çalışmayı da emretmiştir. Çalışmak rızkın gelmesine sebeptir. Çalışmadan rızık beklemek Allahü teâlânın emrine aykırıdır. Rızık için çalışmayı sebep kılmıştır. Çalışmadan rızık bekleyen, açlıktan ölebilir. Bu durum karşısında belki, (Hani Allah rızka kefildi, rızıklar ezelde takdir edilmişti) diyen çıkabilir. Bu durumu Allahü teâlâ ezelde biliyordu. Bu kul çalışmayacak ve açlıktan ölecek diye kaderine yazılmıştır. Çalışmak rızkı artırmaz, ama rızkın gelmesine çalışmayı sebep kıldığı için bu emre uymak şarttır.

İmam-ı Ahmed hazretleri nasihat isteyen birine buyurdu ki:
Hak teâlâ, senin ve bütün âlemin rızkına kefildir. Rızık için [emre uyarak çalışıp tedbir aldıktan sonra] düşünmeye hiç lüzum yoktur, çünkü Cenab-ı Hak tarafından bütün rızıklar taksim edilmiştir. Çalışarak, hissene düşen rızka kavuşursun. Bir sadakaya on misli sevab verildiğine göre, çalışana karşılığı verileceğine hiç şüphe yoktur. Cehennemde azap yapıldığını bilen, günah işlemeye nasıl cesaret eder? Bütün işler, Hak teâlânın takdiri iledir. Fakirim diye zenginlere haset etmenin, canını sıkmanın hiçbir faydası olmaz. Bir hadis-i şerif meali:
(Hak teâlâ, çalışan bir kuluna az rızık verse, o kul da, isyan etmeyip fakir hâline sabretse, Hak teâlâ, bu kulla iftihar edip, meleklerine “Şahit olun, bu kulumun her lokmasına Cennet-i a’lada bir köşk ve bir derece ihsan ederim” buyurur.)

Bir âyet-i kerime meali:
(Dünya hayatında onların geçimliklerini [maddi, manevi bütün rızklarını] aralarında biz taksim ettik.) [Zuhruf 32]

Allahü teâlânın rızık vermediği, bir canlı yoktur.) [Hud 6]

Bir hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Rızık için üzülme! Takdir edilen [ezelde ayrılmış olan] rızık seni bulur.) [İsfehani]

Bir hadis-i kudsi de şöyledir:
Seni kendim için yarattım, başka şeyle oyalanma! Kefil olduğum rızık için endişelenme!

Allahü teâlâ rızka kefil; ama çalışmayı da emretmiştir. Çalışmak rızkın gelmesine sebeptir. Çalışmadan rızık beklemek Allahü teâlânın emrine aykırıdır.

Bir hadis-i şerif şöyledir:
(Elbette, hiçbir kul, takdir edilen rızkına kavuşmadıkça ölmez. O halde rızkınızı ararken güzel bir yol tutun, helali alın, haramdan kaçın!) [Hâkim]

Hiç yorum yok: